Hoş geldiniz, hoşluklar getirdiniz, Yüreği sevgiye damlayan, güzel yürekli tüm damlalar…
Sosyal Medya Sayfalarım
Gönül kapımızı tıklatanlar
- 517.190 tıklama
-
Diğer 1.038 aboneye katılın
- Follow Damladan, Ummana… Mustafa Murat GÜNGÖR Şiirleri on WordPress.com
Son Yorumlar
CARMEN için mmuratgungor CARMEN için mmuratgungor CARMEN için Alev Abla CARMEN için Alev Abla Bu gün günlerden Behçet Necati… için Alev Abla Düştüğünde için mmuratgungor Düştüğünde için Alev Abla İyi İnsan için mmuratgungor İyi İnsan için mmuratgungor İyi İnsan için oguzsuzen Arşivler
- Haziran 2023 (2)
- Mayıs 2023 (1)
- Nisan 2023 (5)
- Mart 2023 (2)
- Şubat 2023 (2)
- Ocak 2023 (5)
- Aralık 2022 (5)
- Kasım 2022 (5)
- Ekim 2022 (5)
- Eylül 2022 (4)
- Ağustos 2022 (4)
- Temmuz 2022 (4)
- Haziran 2022 (6)
- Mayıs 2022 (5)
- Nisan 2022 (8)
- Mart 2022 (8)
- Şubat 2022 (6)
- Ocak 2022 (8)
- Aralık 2021 (7)
- Kasım 2021 (10)
- Ekim 2021 (5)
- Eylül 2021 (9)
- Ağustos 2021 (5)
- Temmuz 2021 (7)
- Haziran 2021 (9)
- Mayıs 2021 (11)
- Nisan 2021 (11)
- Mart 2021 (10)
- Şubat 2021 (10)
- Ocak 2021 (7)
- Aralık 2020 (8)
- Kasım 2020 (7)
- Ekim 2020 (5)
- Eylül 2020 (8)
- Ağustos 2020 (9)
- Temmuz 2020 (12)
- Haziran 2020 (8)
- Mayıs 2020 (16)
- Nisan 2020 (13)
- Mart 2020 (8)
- Şubat 2020 (8)
- Ocak 2020 (4)
- Aralık 2019 (4)
- Kasım 2019 (4)
- Ekim 2019 (6)
- Eylül 2019 (6)
- Ağustos 2019 (4)
- Temmuz 2019 (9)
- Haziran 2019 (4)
- Mayıs 2019 (4)
- Nisan 2019 (1)
- Mart 2019 (4)
- Şubat 2019 (3)
- Ocak 2019 (6)
- Aralık 2018 (15)
- Kasım 2018 (11)
- Ekim 2018 (7)
- Eylül 2018 (14)
- Ağustos 2018 (7)
- Temmuz 2018 (7)
- Haziran 2018 (9)
- Mayıs 2018 (4)
- Nisan 2018 (2)
- Mart 2018 (1)
- Şubat 2018 (2)
- Ocak 2018 (4)
- Aralık 2017 (6)
- Kasım 2017 (6)
- Ekim 2017 (12)
- Eylül 2017 (7)
- Ağustos 2017 (3)
- Temmuz 2017 (7)
- Haziran 2017 (9)
- Mayıs 2017 (9)
- Nisan 2017 (6)
- Mart 2017 (9)
- Şubat 2017 (5)
- Ocak 2017 (5)
- Aralık 2016 (16)
- Kasım 2016 (13)
- Ekim 2016 (14)
- Eylül 2016 (12)
- Ağustos 2016 (11)
- Temmuz 2016 (11)
- Haziran 2016 (17)
- Mayıs 2016 (23)
- Nisan 2016 (26)
- Mart 2016 (9)
- Şubat 2016 (12)
- Ocak 2016 (8)
- Aralık 2015 (14)
- Kasım 2015 (12)
- Ekim 2015 (16)
- Eylül 2015 (11)
- Ağustos 2015 (27)
- Temmuz 2015 (34)
- Haziran 2015 (28)
- Mayıs 2015 (29)
- Nisan 2015 (30)
- Mart 2015 (39)
- Şubat 2015 (27)
- Ocak 2015 (14)
- Aralık 2014 (23)
- Kasım 2014 (22)
- Ekim 2014 (21)
- Eylül 2014 (19)
- Ağustos 2014 (63)
- Temmuz 2014 (72)
- Haziran 2014 (30)
İnsan masal oluyordu günün birinde kiminin hayal meyal hatırladığı, kiminin kör kütük unuttuğu…
Tag Archives: Kırk Kural
Yüze Dost Kalpte Hain Mustafa Murat Güngör Şiir Dinletisi
Şems-i Tebrizi Otuz Altıncı Kural Hileden, desiseden endişe etme. Eğer birileri sana tuzak kuruyor zarar vermek istiyorsa, Tanrı da onlara tuzak kuruyordur. Çukur kazanlar o çukura kendileri düşer. Bu sistem karşılıklar esasına göre işler. Ne bir katre hayır karşılıksız kalır, … Okumaya devam et
ŞİİR DİNLETİLERİ içinde yayınlandı
çıkarda, örten ol, üretirsin, Ben, düşersin, derim, Değil, değilsin, Dostsuz, dostun değil, edersin, en sonunda, Ey benim, Farkında, Foyan ortaya, Gören, inan ki, Kalpte Hain, kalıverirsin, Kazdığın kuyuya, Kendin, kusurlar, kusurları, Kırk Kural, Mustafa Murat Güngör, olmayan, Poem, Poems, Poerty, Poet, Sana, Sen, TASAVVUF, tuzaklarla, yüze dost, Yüze dost kalpte hain Mustafa Murat Güngör Şiir Dinletisi, Zarar, Zira, Şems-i Tebrizi, Şemsi Tebrizi Kık kural, Şiir Dinletisi, Şiir Klibi, Şiir Videosu ile etiketlendi
Yüze Dost Kalpte Hain Mustafa Murat Güngör Şiir Dinletisi için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Kırkıncı Kural
Merhaba, sevdiklerinizle birlikte, dilediğinizce geçecek güzel bir Pazar günü olsun. Bu gün Şems-i Tebrizinin Kırk kuralının sonuna gelmiş bulunuyoruz. Yaratana, dünyaya, hayata, insanlara ve kendime bakış açımda olumlu faydalarını gördüğüm bu kırk kuralı sizlerle paylaşmak istedim, umarım sizlere de faydası … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ayrım, Aşksız, Ömür, Başlı başına, Beyhude, Bir, Cismani, Cismani aşk, Dünya, Dünyevi, Dünyevi aşk, Doğurmak, Dışında, Geçen, Hasret, Kırk Kural, Kırkıncı kural, Mecazi, Mecazi Aşk, Merkezi, Peşinde koşmak, Semavi, Semavi aşk, Sormak, Sormamak, Sıfat, Tam ortası, Tamlama, TASAVVUF, Yaşamak, Yoktur, Şems-i Tebrizi, İhtiyaç, İlahi, İlahi aşk ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Kırkıncı Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Dokuzuncu Kural
– Otuz dokuzuncu Kural: Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiç bir zaman bozulmaz, her şey yerli yerinde kalır … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Almak, Aynı, Aynı olmamak, Ölmek, Bütün, Bir, Bozulmaz, Dünya, Dürüst, değişmek, Doğmak, Gün, Giden, Hırsız, Kalmak, Kırk Kural, Merkz, Nokta, Otuz dokuzuncu kural, Sürekli, Sufi, TASAVVUF, Yerini, Yerli yerinde, Zaman, Şems-i Tebrizi, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Dokuzuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Sekizinci Kural
– Otuz sekizinci Kural: “Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazırmıyım?” diye sormak için hiç bir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün. Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa, yazık. Her an … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ölmeden Önce Ölmek, Ölmek, Önceki, Başımız, Başımızdan geçmek, Bir, Dönüştürmek, Değiştirmek, Doğmak, Gün, Geç, Geç değil, Geçmek, Hayat, Hazır, Kaç, Kaç yaşında, Kırk Kural, Mümkün, Nefes, Olmak, Olursak olalım, Otuz sekizinci kural, Sormak, TASAVVUF, tekrar, Tıpatıp, Yazık, Yaş, Yaşadığın hayat, Yaşam, Yaşamak, Yenilenmek, Yepyeni, Zaman, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Sekizinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Yedinci Kural
– Otuz yedinci Kural: Tanrı kılı kırk yararak titizlikle çalışan bir saat ustasıdır. O kadar dakiktir ki, sayesinde her şey zamanında olur. Ne bir saniye erken, ne bir saniye geç. Her insan için bir aşık olma zamanı vardır, bir de … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aşık, Çalışmak, Ölmek, Dakik, Geç, Kılı kırk yarmak, Kırk Kural, Olmak, Otuz yedinci kural, Saat, Saat ustası, Saniye, Tanrı, TASAVVUF, Titizlik, Zaman, Zamanında, Şems-i Tebrizi, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Yedinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Altıncı Kural
– Otuz altıncı Kural: Hileden, desiseden endişe etme. Eğer birileri sana tuzak kuruyor zarar vermek istiyorsa, Tanrı da onlara tuzak kuruyordur. Çukur kazanlar o çukura kendileri düşer. Bu sistem karşılıklar esasına göre işler. Ne bir katre hayır karşılıksız kalır, ne … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Çukur, Çukur kazmak, Bilgi, Birleri, Düşemk, Desise, Endişe, Endişe etmemek, Esas, Etme, Hayır, Hile, Karşılıklar, Karşılıksız, Katre, Kazmak, Kurmak, Kıpırdamamak, Kırk Kural, Otuz Altıncı Kural, Sistem, Tanrı, TASAVVUF, Tuzak, Tuzak kurmak, Yaprak, Yaprak oynamamak, Zarar vermek, Şems-i Tebrizi, Şer, İnanmak, İstemek, İşlemek ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Altıncı Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Beşinci Kural
– Otuz beşinci Kural: Şu hayatta ancak tezatlarla ilerleyebiliriz. Mümin içindeki münkirle tanışmalı, Tanrıya inanmayan kişi ise içindeki inananla. İnsan-ı kamil mertebesine varana kadar gıdım gıdım ilerler kişi ve ancak tezatları kucaklayabildiği ölçüde olgunlaşır. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ölçü, Gıdım gıdım, Hayat, kucaklamak, Kırk Kural, Münkir, Mertebe, Mimin, Olgunlaşmak, Otuz beşinci kural, Tanrı, Tanrıya inanan, Tanrıya inanmayan, Tanışmak, TASAVVUF, Tezat, Varmak, Şems-i Tebrizi, İçinde, İlerlemek, İnanmak, İnanmamak, İnsan, İnsan-ı Kamil ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Beşinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Dördüncü Kural
– Otuz dördüncü Kural: Hakk’a teslimiyet ne zayıflık ne edilgenlik demektir. Tam tersine, böylesi bir teslimiyet son derece güçlü olmayı gerektirir. Teslim olan insan çalkantılı ve girdaplı sularda debelenmeyi bırakır, emin bir beldede yaşar. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Çalkantı, Bırakmak, Debelenmek, Edilgenlik, emin, Emin belde, Güçlü, Güçlü olmak, Gerektirmek, Girdap, Hakk, Kırk Kural, Otuz dördüncü kural, Son derece, Su, TASAVVUF, Ters, Tersine, Teslim, Teslim olmak, Teslimiyet, Yaşamak, Zayıflık, Şams-i Tebrizi, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Dördüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Üçüncü Kural
– Otuz üçüncü Kural: Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken, sen HİÇ ol. Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı. Nasıl ki çömleği tutan dışındaki biçim değil, içindeki boşluk ise, insanı ayakta tutanda benlik zannı değil hiçlik bilincidir. Şems-i … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ayakta tutmak, Çalışmak, Çömlek, Çömlekten, Benlik, Benlik zannı, Biçim, Bilinç, Bir şey olmak, Boşluk, Dünya, Dış, Fark, Hiç, Hiç olmak, Hiçlik, Hiçlik bilinci, Kırk Kural, Menzil, Olmak, Olmamak, Otuz üçüncü kural, TASAVVUF, Tutmak, Yokluk, Şems-i Tebrizi, İçinde, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Üçüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz İkinci Kural
– Otuzikinci Kural: Aranızdaki bütün perdeleri tek tek kaldır ki, Tanrı’ya saf bir aşkla bağlanabilesin. Kuralların olsun ama kurallarını başkalarını dışlamak yahut yargılamak için kullanma. Bilhassa putlardan uzak dur dost. Ve sakın kendi doğrularını putlaştırma! İnancın büyük olsun ama inancınla … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aranızda, Aşk, Balanmak, Başkaları, Bütün, Büyük, Büyüklük, Büyüklük taslamak, Bilhassa, Dışlamak, Kaldırmak, Kullanmak, Kurallar, Kırk Kural, Olmak, Otuz ikinci kural, Perde, Put, Putlaştırmak, Saf, Tanrı, TASAVVUF, Tek tek, Uzak, Uzak durmak, Yargılamak, Şems-i Tebrizi, İnaç ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz İkinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuz Birinci Kural
– Otuz birinci Kural: Hakk’a yakınlaşabilmek için kadife gibi bir kalbe sahip olmalı. Her insan şu veya bu şekilde yumuşamayı öğrenir. Kimi bir kaza geçirir, kimi ölümcül bir hastalık, kimi ayrılık acısı çeker, kimi maddi kayıp…Hepimiz kalpteki katılıkları çözmeye fırsat … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Anlamak, Atlatmak, Ayrılık, Ayrılık acısı, Çözmek, Çıkmak, Ölümcül, Ölümcül hastalık, Öğrenmek, Badire, Fırsat, Hakk, Hikmet, Kadife, Kalp, Kalpteki katılık, Katılık, Kaza, Kaza geçirmek, Kırk Kural, Maddi kayıp, Otuz birinci kural, Sahip olmak, Sertleşmek, TASAVVUF, Veemek, Yakınlaşmak, Yumuşamak, Şems-i Tebrizi, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuz Birinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Otuzuncu Kural
30. kural : Hakiki sufi öyle biridir ki başkaları tarafından kınansa, ayıplansa, dedikodusu yapılsa, hatta iftiraya uğrasa bile, o ağzını açıp da kimse hakkında tek kelime kötü laf etmez. Sufi kusur görmez kusur örter. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Açmak, Ayıplanmak, Ağız, Örtmek, Başkaları, Dedikodu, Etmek, Görmek, Hakiki, Kötü, Kelime, Kusur, Kınanmak, Kırk Kural, Laf, Otuzuncu kural, Sufi, TASAVVUF, Tek, Şems-i Tebrizi, İftira, İftiraya uğramak ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Otuzuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Dokuzuncu Kural
– Yirmi dokuzuncu Kural: Kader hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten “ne yapalım kaderimiz böyle” deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergâh bellidir ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aciz, Çizilmek, Önce, Belli olmak, Boyun, Boyun bükmek, Cehalet, Dönemeç, Değil, Gösterge, Güzergah, Hakim, Hayat, Kader, Kırk Kural, Olmak, Sadece, Sapak, Sebep, Tamamı, TASAVVUF, Varmek, Yapmak, Yirmi dokuzncu kural, Yol, Yol ayrımı, Yolcu, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Dokuzuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Yedinci Kural
– Yirmi yedinci Kural: Şu dünya bir dağ gibidir. Ona nasıl seslenirsen o da sana sesleri öyle aksettirir. Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa, hayırlı laf yankılanır. Şer çıkarsa, sana gerisin geri şer yankılanır. Öyleyse kim ki senin hakkında kötü konuşur, … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aksettirmek, Ağız, Çıkmak, Dağ, Dünya, değişmek, Görmek, Güzel, Gece, Geri, hakkında, Hayır, Kötü, Konuşmak, kırk gün, Kırk Kural, Laf, Söz, Ses, Seslenmek, Son, TASAVVUF, Yankılanmak, Yirmi yedinci kural, Şems-i Tebrizi, Şer ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Yedinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Altıncı Kural
Günaydın, aydın, sağlıklı, mutlu, huzurlu, sevgi dolu, hayırlı bir gün diliyorum dostlarıma. Şems-i Tebrizin dediği gibi hepimiz bir birimize görünmez iplerle bağlıyız. İnsan olan, başkasının çektiği acıları kendi yüreğinde hisseder, insan olan o acıyı kendinde de hissedeceğinden başkasına acı çektirmez, … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ah, Ah almak, Öteki, Üç, Bağlı, Can, Can yakmak, Dünya, Görünmez, Güldürmek, Kainat, Keder, Kırk Kural, Mutsuz, Saadet, TASAVVUF, Tek varlık, Unutmak, Yüz, Yüzünü güldürmek, Yek vücut, Yirmi altıncı kural, Zayıf, Şems-i Tebrizi, İnsan, İp ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Altıncı Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Beşinci Kural
– Yirmi beşinci Kural: Cenneti ve cehennemi illa ki gelecekte arama. İkisi de şu an burada mevcut. Ne zaman birini çıkarsız, hesapsız ve pazarlıksız sevmeyi başarsak, cennetteyiz aslında. Ne vakit birileriyle kavgaya tutuşsak, nefrete, hasede ve kine bulaşsak, tepetaklak cehenneme … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aramak, Çıkarsız, Başarmak, Bulaşmak, Burada, Cehennem, Cennet, Düşmek, Gelecek, Haset, Hesapsız, Kavga, Kavgaya tutuşmak, Kin, Kırk Kural, Mevcut, Nefret, Pazarlıksız, Sevmek, TASAVVUF, Tepetaklak, Vakit, Yirmi beşinci kural, Zaman, Şems-i Tebrizi, Şuan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Beşinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Dördüncü Kural
– Yirmi dördüncü Kural: Mademki insan eşref-i mahlukattır, yani varlıkların en şereflisi, Attığı her adımda Allah’ın yeryüzündeki halifesi olduğunu hatırlayarak, buna yakışır soylulukta hareket etmelidir. İnsan yoksul düşse, iftiraya uğrasa, hapse girse, hatta esir olsa bile gene başı dik, gözü … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Adım, Adım atmak, Allah, Atmak, Başı dik, Davranmak, Esir düşmek, Eşref-i Mahlukat, Gönlü emin, Gözü pek, Halife, Hapse girmek, Hareket, Hareket etmek, Hatırlamak, Kırk Kural, Olmak, Soyluluk, TASAVVUF, Varlık, Vazgeçmek, Vazgeçmemek, Yakışmak, Yeryüzü, Yirmi dördüncü kural, Yoksul, Yoksul düşmek, Şems-i Tebrizi, Şeref, İftira, İftiraya uğramak, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Dördüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi İkinci Kural
– Yirmi ikinci Kural: Hakiki Allah aşığı bir meyhaneye girdi mi orası ona namazgah olur. Ama bekri aynı namazgaha girdi mi orası ona meyhane olur. Şu hayatta ne yaparsak yapalım, niyetimizdir farkı yaratan, suret ile yaftalar değil. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Allah, Aşık, Bekri, Fark, Fark Yaratmak, Girmek, Hakiki, Hayat, Kırk Kural, Meyhane, Namazgah, Niyet, Olmak, Orası, Suret, TASAVVUF, Yafta, Yapalım, Yapmak, Yaratmak, Yirmi ikinci kural, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi İkinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yirmi Birinci Kural
– Yirmi birinci Kural: Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi, hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk’ın mukaddes nizamına saygısızlık etmektir…Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Allah, Aynı, Başkaları, Dayatmak, Doğru, Farklı, Farklılıklar, Hakk, Hepimiz, Kalkmak, Kırk Kural, Mukaddes, Mukaddes nizam, Ni, Olmak, Saygı, Saygı göstermek, Saygısızlık, Sıfat, Sıfatlandırılmak, TASAVVUF, Tıpatıp, Yapmak, Yirmi birinci kural, zam, Şüphesiz, Şems-i Tebrizi, İstemek ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yirmi Birinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Dokuzuncu Kural
– On dokuzuncu Kural: Başkalarından saygı, ilgi ya da sevgi bekliyorsan, önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacak demektir. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Önce, Başkaları, Beklemek, Borçlu, Dünya, Diken, Gül, Kırk Kural, Mümkün, Mümkün değil, On dokuzuncu kural, Saygı, Sevgi, Sevilmek, Sevinmek, Sevmek, Sıra, Sırasıyla, TASAVVUF, Yakında, Yollamak, Şems-i Tebrizi, İlgi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Dokuzuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Sekizinci Kural
– On sekizinci Kural: Tüm kainat olanca katmanları ve karmaşasıyla insanın içinde gizlenmiştir. Şeytan, dışımızda bizi ayartmayı bekleyen korkunç bir mahluk değil, bizzat içimizde bir sestir. Şeytanı kendinde ara ; dışında başkalarında değil. Ve unutma ki nefsini bilen Rabbini bilir. … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ayartmak, Başkaları, Beklemek, Bilmek, Bizzat, Dışımız, Gizlenmek, Kainat, Karmaşa, Katöam, Korkunç, Kırk Kural, Mahluk, Mükafat, Nefs, Nefsini bilmek, On sekizinci kural, Rab, Ses, Tanımak, TASAVVUF, Tüm, Unutma, Uğraşmak, Yaradan, Şems-i Tebrizi, Şeytan, İçimiz, İnsan, İnsanın içi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Sekizinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Yedinci Kural
– On yedinci Kural: Esas kirlilik dışta değil içte, kisvede değil kalpte olur. Onun dışındaki her leke ne kadar kötü görünürse görünsün, yıkandı mı temizlenir, suyla arınır. Yıkamakla çıkmayan tek pislik kalplerde yağ bağlamış haset ve art niyettir. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Art niyet, Arınmak, Çıkmamak, Dış, Dışında, Esas, Görünmek, Haset, Kalp, Kalpte, Kötü, Kirlilik, Kisve, Kırk Kural, Leke, Olmak, On yedinci kural, Pislik, Su, TASAVVUF, Temizlenmek, Yağ, Yağ bağlamak, Yıkanmak, Şems-i Tebrizi, İç ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Yedinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Altıncı Kural
– Onaltıncı Kural: Kusursuzdur ya Allah, O’nu sevmek kolaydır. Zor olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir. Unutma ki kişi bir şeyi ancak sevdiği ölçüde bilebilir. Demek ki hakikaten kucaklamadan ötekini, Yaradan’dan ötürü yaratılanı sevmeden, ne layıkıyla bilebilir, ne de layıkıyla … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Allah, Ölçü, Öteki, Bilebilmek, Bilmek, Fani, Hakikat, Hata, Kişi, Kolay, kucaklamak, Kusursuz, Kırk Kural, Layık, On altıncı kural, Sevap, Sevebilmek, Sevmek, TASAVVUF, Unutma, Yaradan, Yaratılan, Zor, Şems-i Tebrizi, İnsan ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Altıncı Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Beşinci Kural
– On beşinci Kural: Allah içte ve dışta her an hepimizi tamama erdirmekle meşguldür. Tek tek her birimiz tamamlanmamış bir sanat eseriyiz. Yaşadığımız her hadise, atlattığımız her badire eksiklerimizi gidermemiz için tasarlanmıştır. Rab noksanlarımızla ayrı ayrı uğraşır çünkü beşeriyet denen … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Allah, Atlatmak, Badire, Beşeriyet, Dış, Eksiklik, Erdirmek, Ermek, Eser, Gidermek, Hadise, Hedeflemek, Hepimiz, Her an, Kusursuzluk, Kırk Kural, Meşgul, Noksan, On beşinci kural, Rab, Tamam, Tamamlanmamış Sanat, Tasarlanmak, TASAVVUF, Uğraşmak, Yaşamak, Şems-i Tebrizi, İç ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Beşinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Dördüncü Kural
Bazen, başımıza gelen şeyleri, ilk bakışta felaket olarak algılasak da, bir süre sonra, o şeylerin arkasında saklı hayrın farkına varırız. Aslıda olan neyse, öyle yada böyle, ders almayı başarırsak, bizim için sonunda hayra vesile olur… – Ondördüncü Kural: Hakk’ın karşına … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Akmak, Altı üstüne, Çıkarmak, Beraber, Bilmek, Bozulmak, Bırakmak, Düzen, Değişim, Direnmek, Endişe, Endişe etmek, Gelmek, Hak, Hayat, Hayatımın, Karşı, Kırk Kural, Olmak, On dördüncü kural, Sana rağmen, TASAVVUF, Teslim, Teslim olmak, Şems-i Tebrizi, İyi Olmamak ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Dördüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Üçüncü Kural
– On üçüncü Kural: Şu dünyada semadaki yıldızlardan daha fazla sayıda sahte hacı, hoca, şeyh, şıh var. Hakiki mürşit seni kendi içine bakmaya ve nefsini aşıp kendindeki güzellikleri bir bir keşfetmeye yönlendirir. Tutup da ona hayran olmaya değil… Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aşmak, Bakmak, Dünya, Fazla, Güzellik, Hacı hoca, Hakiki, Hayran, Keşfermek, Kırk Kural, Mürşit, Nefs, Olmak, On üçüncü kural, Sahte, Sayı, Sema, Su, TASAVVUF, Tutup, Yönlendirmek, Yıldız, Şems-i Tebrizi, Şeyh, Şıh, İç ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Üçüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On İkinci Kural
– Onikinci Kural: Aşk bir seferdir. Bu sefere çıkan her yolcu, istese de istemese de tepeden tırnağa değişir. Bu yollara dalıp da değişmeyen yoktur.
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Aşk, Çıkmak, Bir, Dalmak, değişmek, Kırk Kural, Onikinci kural, Sefer, Sefere çıkmak, TASAVVUF, Tepeden tırnağa, Yok, Yolcu, Şems-i Tebrizi, İstemesede, İstesede ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On İkinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi On Birinci Kural
– Onbirinci Kural: Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Senden yepyeni taptaze bir “sen” zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir.
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Açılmak, Ana, Ana rahmi, Çekmek, Bebek, Bilmek, Bir, Doğum, Ebe, Gerek, Hazır, Kırk Kural, Olmak, On birinci kural, Sancı, Sancılar, Sen, Taptaze, Yepyeni, Yol, Zorluklar, Zuhur etmek, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi On Birinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Onuncu Kural
– Onuncu Kural: Ne yöne gidersen git, -doğu, batı, kuzey ya da güney- çıktığın her yolculuğu içine doğru bir seyahat olarak düşün! Kendi içine yolculuk eden kişi, sonunda arzı dolaşır.
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Arz, Çıkmak, Batı, Düşünemk, Dolaşmak, Doğru, Doğu, Güney, Git, Gitmek, Kendi içine, Kişi, Kuzey, Kırk Kural, Ne, Onuncu kural, Seyahat, Sonunda, TASAVVUF, Yön, Yolculuk, Şems-i Tebrizi, İçine yolculuk etmek ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Onuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Dokuzuncu Kural
– Dokuzuncu Kural: Sabretmek öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir. Allah aşıkları sabrı gülbeşeker gibi tatlı tatlı emer, hazmeder. Ve bilirler ki, gökteki ayın hilalden dolunaya varması için … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Allah, Allah aşığı, Ay, Aşık, Bakmak, Beklemek, Bilmek, Demek, Diken, Dokuzuncu kural, Dolunay, Durmak, Emmek, Gök, Gül, Gülbeşeker, Gündüz, Gece, Hazmeder, Hilal, Kırk Kural, Olmak, Sabretmek, Sabır, Tahayyül, TASAVVUF, Tatlı, Zaman, Şemsi-i Tebrizi, İleri, İleri görüşlü ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Dokuzuncu Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Sekizinci Kural
8. kural: Başına ne gelirse gelsin, karamsarlığa kapılma. Bütün kapılar kapansa bile, sonunda O sana kimsenin bilmediği gizli bir patika açar. Sen şu anda göremesen de, dar geçitler ardında nice cennet bahçeleri var. Şükret! istediğini elde edince şükretmek kolaydır. Sufi, … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Açmak, Bahçe, Başına, Bilmediği, Cennet, Dar, Dilek, Elde etmek, Görmemek, Geçit, Gelirmek, Gerçekleşmek, Gizli Patika, Kapanmak, Kapılar, Kapılma, Karamsar, Kolay, Kırk Kural, Nice, Sekizinci kural, Sonunda, Sufi, TASAVVUF, Şükret, Şems-i Tebrizi, İstemek ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Sekizinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Yedinci Kural
7. kural: Şu hayatta tek başına inzivada kalarak, sadece kendi sesinin yankısını duyarak, hakikati keşfedemezsin. Kendini ancak bir başka insanın aynasında tam olarak görebilirsin.
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Ayna, Başka, Duymak, Görmek, Hakikat, Hayat, Kalmak, Keşfetmek, Kırk Kural, Ses, Tam, TASAVVUF, Tek başına, Yankı, Yedinci kural, Şems-i Tebrizi, İnsan, İnziva ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Yedinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Altıncı Kural
– Altıncı Kural: Şu dünyadaki çatışma, ön yargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk diyarında dil zaten hükmünü yitirir. Aşk dilsiz olur… Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Altıncı kural, Aşk, Aşk diyarı, Çatışma, Ön yargı, Dünya, Dil, Dilsiz, Diyar, Hüküm, Hükümsüz, Husumet, Kaynak, Kaynaklanmak, Kelime, Kırk Kural, Olmak, Takılmak, TASAVVUF, Yitirmek, Zaten, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Altıncı Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Beşinci Kural
– Beşinci Kural: Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. “Aman sakın kendini” diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği: ” Bırak kendini, ko gitsin! ” Akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Adım, Akıl, Aman, Atmak, Aşk, Başkadır, Beşinci kural, Bırak, Define, Demek, Halbuki, Harap düşmek, Hazine, Kalp, Kimya, Ko gitsin, Korka korka, Kırk Kural, Sakın, TASAVVUF, Tek, Tembihlemek, Temkinli, Var, Yıkılmaz, Yıkıntı, Yıpratmak, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Beşinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Dördüncü Kural
– Dördüncü Kural: Kainattaki her zerrede Allah’ ın sıfatlarını bulabilirsin, çünkü O camide, mescidde, kilisede, havrada değil, her yerdedir. Allah’ ı görüp yaşayan olmadığı gibi, O’ nu görüp ölen de yoktur. Kim O’ nu bulursa sonsuza dek O’ nda kalır. … Okumaya devam et
Şems-i Tebrizi Üçüncü Kural
– Üçüncü Kural: Kuran dört seviyede okunabilir. İlk seviye zahiri manadır. Sonraki batıni mana. Üçüncü batıninin batınisidir. Dördüncü seviye o kadar derindir ki kelimeler kifayetsiz kalır tarif etmeye. Şems-i Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Üçüncü kural, Batıni, Dört, Derin, Kalmak, Kelime, Kifayetsiz, Kur'an, Kırk Kural, Mana, Okunmak, Seviye, Tarif, TArif etmek, Zahiri, Şems, Şems-i Tebrizi, İlk ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Üçüncü Kural için yorumlar kapalı
Şems Tebrizi İkinci Kural
İkinci Kural: Hak Yol’ unda ilerlemek yürek işidir, akıl işi değil. Kılavuzun daima yüreğin olsun, omzun üstündeki kafan değil. Nefsini bilenlerden ol silenlerden değil! Şems-İ Tebrizi
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Akıl, Akıl işi, Üstünde, Bilmek, Hak, iş, Kafa, Kılavuz, Kırk Kural, Nefs, Omuz, Silmek, Yürek, Yürek işi, Yol, Şems-i Tebrizi, İkinci kural, İlerlemek ile etiketlendi
Şems Tebrizi İkinci Kural için yorumlar kapalı
Şems-i Tebrizi Birinci Kural
Birinci Kural: Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet Tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende korku ve utanç içindesin çoğunlukla…Yok eğer Tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, … Okumaya devam et
ŞEMS-İ TEBRİZİ içinde yayınlandı
Anlamak, Ayna, Aşk, Birinci Kural, Bolca, Evvela, Görmek, Kelime, Kendimiz, Korku, Korkulacak, Kırk Kural, Merhamet, Mevcut, Tanrı, Tanımlamak, Tutmak, Utanç, Utanılacak, Varlık, Vasıf, Yaradan, Şefkat, Şems-i Tebrizi ile etiketlendi
Şems-i Tebrizi Birinci Kural için yorumlar kapalı